Bursa’da Baraj Doluluk Oranları Düştü, Yer Altı Suları Tükeniyor

Bursa’da su kaynakları için tehlike çanları çalıyor. Nilüfer ve Doğancı barajlarında doluluk oranı kasım ayı itibarıyla yüzde 0,33’e kadar gerilerken, kentteki günlük su ihtiyacı artık büyük oranda yer altı sularından ve pınarlardan karşılanıyor.

Uzmanlar, bu durumun hem yer altı su seviyelerini hızla düşürdüğünü hem de zemin çökmeleri gibi ciddi riskler oluşturduğunu aktarıyor.

Barajlar Kuruyunca Yer Altı Suyu Son Umut Oldu

Kentin günlük yaklaşık 400-500 bin metreküplük su ihtiyacının önemli bir bölümü artık barajlardan değil, Çınarcık Barajı’ndan gelen 100 bin metreküp suya ek olarak yer altı suları ve doğal pınarlardan sağlanıyor.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, yer altı kaynaklarının kontrolsüz şekilde kullanılmasının tehlikeli bir noktaya ulaştığını belirterek konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“Yer altı suları stratejik kaynaklardır. Ancak biz bu suları mecbur kaldığımız en son durumda kullanmamız gerekirken bugün içme suyu temininde bile barajlardaki doluluk yetersiz olduğu için başvuruyoruz.”

Yıldız ayrıca, bu sürecin toprak yapısını bozarak uzun vadede geri dönülmez zararlara neden olabileceğini şöyle dile getirdi:

“Tarımsal sulama ve sanayinin yüksek tüketimi, Bursa’nın su dengesini geri dönülmez biçimde zorluyor.”

Ovada Çökme Riski Kapıda

Dünyanın farklı bölgelerinde düşük yer altı suyu seviyesinden kaynaklanan çökmelere dikkat çeken Yıldız, benzer bir riskin Bursa ovasında da bulunduğunu şu sözlerle vurguladı:

“ABD’de 13 bin 500 kilometrekare, Çin’de ise 36 bin kilometrekarelik alanlarda bu deformasyonlar yaşandı. Bu durum Bursa’nın tamamını etkileyebilecek bir risktir.”

Kontrolsüz su çekiminin kaynakları tüketmekle kalmayıp, aynı zamanda zeminde deformasyonlara da yol açtığının altını çizen Yıldız, şu sözlerle uyarıda bulundu:

“Bu çalışmaların ivedilikle yapılması, yer altı sularının korunması gerekiyor. Aksi halde yerleşim alanlarında can kayıplarına dahi yol açabilecek bir zemin bozulmasıyla karşılaşabiliriz.”

Yer Altı Suyu Kullanımı Kritik Eşiği Aştı

Kentteki tabloyu alarm verici olarak nitelendiren Bursa Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nden Doç. Dr. Efsun Dindar ise şöyle konuştu:

“Kentte içme suyu, tarım ve sanayi için yer altı sularına bağımlılık arttı. Bu durum rezervlerin hızla tükenmesi anlamına geliyor. Kaçak kullanımların önüne geçilmemesi ve mevsimlerin kurak geçmesi, karstik tabakalarda yerel çökmelere yol açabilir.”

Bilimsel Planlama Olmazsa Su Krizi Kalıcı Hale Gelebilir

Uzmanlar, yer altı su seviyelerinin düzenli ölçümlerle izlenmesi, modern sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması ve yeni su yönetimi planlarının devreye alınması gerektiği konusunda hemfikir.

Jeoloji Mühendisi Yıldız, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu sözlerle uyarısını yineledi:

“Bilimsel veriye dayalı, uzun vadeli su politikaları oluşturulmazsa Bursa’nın su krizi kalıcı hale gelebilir.”