Tarım

AB Yeşil Mutabakatı Destekli Zeytincilik Projeleri Başlıyor

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın tarım sektöründe yarattığı dönüşüm dalgası, Türkiye’deki zeytin üretimini de etkisi altına almaya başladı. Yapılan çalışmalarda, bu sürecin uluslararası ticarette rekabet avantajı sağlamasına karşın, üretim maliyetlerinde artışa yol açabileceği belirtildi.

Avrupa Birliği’nin desteklediği ve Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) ile Slow Food iş birliğinde yürütülen Anatolivar Projesi kapsamında, Türkiye’nin önemli zeytin üretim bölgelerinde detaylı saha çalışmaları yapıldı.

Çalışma, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na 2050 yılına kadar tam uyum hedefiyle yola çıkıp zeytin üretimine yeni bir çerçeve çizmeyi amaçlıyor.

Yeşil Mutabakat Uyum Süreci Ek Maliyetlere Neden Olabilir

Türkiye’de 2024 yılı itibarıyla 170 milyon 870 bini meyve veren toplam 202 milyon 250 bin zeytin ağacının bulunduğu aktarılan çalışmada, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum sürecinde çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil üretim modellerini benimsemenin zorunlu hale geldiği vurgulandı. Bu durum, üreticilerin sorumluluklarını artırırken üretim sürecinde ek maaliyetleri de beraberinde getiriyor.

Karbon salınımıyla ilgili kısıtlamalar içeren mutabakat kapsamında üreticiler yeşil dönüşüme ayak uydurmak zorunda kalacak. Buna karşın, uluslararası iş birliklerinin ve sürdürülebilir uygulamaların da kapısını aralayan mutabakat sayesinde sektöre rekabet gücü kazandırılacak.

Projeler Ek Gelir Sağlayabilir

Çalışma sonucu sunulan raporda, karbon kredisi sistemleri gibi yeni uygulamaların zeytin üreticileri için ek gelir fırsatı sağlayabileceği belirtilirken, aynı zamanda bu kredilerin yeşil pazarlama aracı olarak değerlendirilebileceği ve Türkiye’de üretilen zeytinyağının uluslararası piyasalardaki değerinin de artırılabileceği ifade edildi.

Yeşil Mutabakat, Avrupa’daki bazı ülkelerde tarımsal üreticiler tarafından protesto edilse de Türkiye’deki zeytincilik sektörü için aynı zamanda önemli bir dönüşüm fırsatı sağlıyor.

Benzer İçerikler